YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER

YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER

GENEL

Türk Ticaret Kanununun Değişmesine Etkili Olan Faktörler:

1956 yılından beri yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu (bundan böyle “6762 sayılı TTK” olarak anılacaktır.), dünya ticaretinde yaşanan gelişmeler neticesinde, mevcut ihtiyaçları karşılamada yetersiz kalmıştır. göyle ki; serbest pazar ve rekabet ekonomisinin yaygınlık kazanması ile işletme ve şirketler uluslararası arenada daha rahat hareket etmeye başlamış ve bu durum daha pratik ve yeni dünya düzeni ile uyumlu bir Ticaret Kanunu’nu gerektirmiştir. Söz konusu gelişmelere paralel olarak Türkiye’nin Avrupa Birliği uyum süreci nedeniyle başta temel kanunlarını değiştirmesi, finans ve sermaye piyasaları ile ilgili düzenlemelerden başlamak üzere ulusal ve uluslararası anlamda ticari hayatı kolaylaştırıcı hükümler getirmesi zorunluluk arz etmiştir. Öte yandan Türkiye’nin AB uyum sürecinin dışında uluslararası ticaret, endüstri, hizmet, finans ve sermaye piyasalarının bir parçası olmak için özellikle finansal raporlama yönetiminde şeffaflık gibi güncel ve genel kabul görmüş konseptleri içeren yeni bir Ticaret Kanunu’na sahip olması gerekmiştir. Ayrıca 2001 yılında Türk Medeni Kanunu’nda, 2011 yılında Borçlar Kanununda ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda yapılan köklü değişiklikler, Türk Ticaret Kanunu’nun yenilenmesini zorunlu kılan diğer önemli olgulardır.

Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda Yapılan  yenilikler :

14 şubat 2011 tarih 27846 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu (Bundan böyle “Yeni TTK” olarak anılacaktır.) bir bütün olarak incelendiğinde sadece içerik olarak değil sistematik olarak da birçok açıdan yenilenmiştir. Öncelikli olarak dikkat çeken nokta mevcut düzenlemede 5 ana kitaptan oluşan 6762 Sayılı TTK’nın, Yeni TTK’da 6 ana kitapta düzenlenmiş olmasıdır. Buna göre; yeni TTK’ya “Taşıma ışleri” başlığı altında yeni bir kitap eklenmiş olup; Ticari ışletme, Ticaret girketleri, Kıymetli Evrak, Deniz Ticareti ve Sigorta Hukuku diğer kitaplardır. Yeni düzenleme 1535 maddeden oluşmaktadır. Yeni TTK’da getirilen bir diğer yenilik ise dilinin sadeleştirilmesidir. Buna paralel olarak birçok hukuki kavram ve terimin Türkçeleştirildiği ya da başka kavramlar altında düzenlendiği söylenebilir.

Yeni TTK’nın yürürlük tarihi:

Yeni Türk Ticaret Kanunu genel olarak 01/07/2012’de yürürlüğe girecektir. Ancak; Türkiye Denetim Standartlarının belirlenmesine yönelik Geçici 2’nci ve denetçilerin denetimine yönelik Geçici 3’ncü Maddesi Yasanın yayım tarihi olan 14/02/2011, Her sermaye şirketine bir internet sitesi açma veya internet sitesi zaten mevcutsa, internet sitesinde yayımlanması zorunlu hükümleri düzenleyen 1524’ncü maddesi 01/07/2013, Gerçek ile tüzel kişi tacirlerin Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının (IFRS) özdeşi olan Türkiye Muhasebe Standartları’na (TMS) tâbi olmasını öngören finansal raporlamaya ilişkin düzenlemeler olup, bu düzenlemeler 01/01/2013 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir.

Yeni TTK’ya uyum aşamaları:

Gerek Yeni TTK’da gerekse 6103 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama gekli Hakkında Kanun’da belirtilen hükümler kapsamında dikkat edilmesi gereken tarihler şöyledir.

1 Ocak 2012 Bir önceki soru cevabında belirtildiği üzere, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren tüm şirketler artık finansal tablolarını Türkiye Muhasebe Standartları’na göre hazırlamak zorunda olacaklardır. Ancak TMS’ye göre mali tabloların karşı- laştırmalı olarak hazırlanması gerekmektedir. Bu sebeple 31.12.2013 tarihi itibariyle hazırlanacak mali tablolar 31.12.2012 tarihli mali tablolar ile karşılaştırmalı olarak sunulacaktır. Ayrıca 2013 yılı muhasebe açılış kaydının TMS’ye uygun yapılması da diğer bir zorunluluktur. Bu sebeple ilgili tüm kesimler 1 Ocak 2012 tarihine kadar TMS’nın uygulamasına yönelik hazırlıklarını tamamlama yararlı olacaktır.

1 Temmuz 2012

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesi. (Madde 1534)

14 Ağustos 2012

Anonim girketler esas sözleşmelerini, limited şirketler sözleşmelerini bu tarihe kadar yeni Türk Ticaret Kanunu ile uyumlu hale getireceklerdir. (6103 Madde 22)

1 Ocak 2013

Bu tarihten itibaren muhasebe kayıtları ve finansal tabloların TMS/TFRS’ye göre düzenlenmesi gerekecektir. (Madde 1534/3)

1 Mart 2013

Bağımsız denetçi seçilmesi için son tarihtir. Atama yapmayan şirketlere mahkemece atama yapılacaktır. (Geçici Madde 6/3)

1 Temmuz 2013

Sermaye şirketleri için internet sayfalarının hazırlanması ve yayınlanması için son tarih. Bu tarihten itibaren üç ay içinde internet sitesi kurma zorunluluğunu yerine getirmeyenler için ise çeşitli hapis ve para cezaları öngörülmektedir. (Madde 1534/1)

14 gubat 2014

Anonim ve limited şirketler, Türk Ticaret Kanununun yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde yani 14 gubat 2014 tarihine kadar sermayelerini, Kanunun 332 ve 580 inci maddelerinde öngörülen tutarlara yükseltmek zorundadırlar. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bu süreyi birer yıl olarak en çok iki defa uzatabilecektir. (6103 Madde 20)

Yeni TTK ile ilgili ikincil mevzuatlar:

Hazırlanacak ikincil mevzuat, 3 tüzük, 9 yönetmelik ve 11 tebliğden oluşacaktır. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Ticaret Sicili Tüzüğünü, Kanunun yayımı tarihinden itibaren 6 ay, diğer ikincil mevzuatı ise bir yıl içerisinde hazırlayarak 1 Temmuz 2012’den önce yayınlayacaktır. Hazırlanacak ikincil mevzuat başlıklar itibariyle şöyledir.

TÜZÜKLER

• Ticaret Sicili Tüzüğü (Madde 26)

• Denetleme Tüzüğü

• Elektronik Ortamda Genel Kurul Tüzüğü (Madde 1527/5)

YÖNETMELİKLER

• Ticaret Sicili Müdürlüklerinin Kurulmasında Aranan gartlar ve Odalar Arası ışbirliği Yönetmeliği (Madde 24/3)

• Bağımsız Denetleme Yönetmeliği (Madde 400/1)

• Denetçinin Denetimi Yönetmeliği

• Kobi Tanımı Yönetmeliği (Madde 1522)

• İnternet Sitesi Yönetmeliği (Madde 1524/4)

• Elektronik Ortamda Genel Kurul Ve Yönetim Kurulu Yönetmeliği (Madde 1527/6)

• Genel Kurullarda Bulunacak Bakanlık Temsilcisi Yönetmeliği

• Tevdi Eden Temsilcisi Yönetmeliği

• Yıllık Faaliyet Raporu Zorunlu Asgari ıçeriğinin Belirlenmesine Dair Yönetmelik

TEBLİĞLER

• Defterlerin Onayına İlişkin Tebliğ

• İzin Alacak Anonim girketler Tebliği

• Birikimli Oy Tebliği

• Kâr Avansı Tebliği

• Uygulama Tebliği

• Şirketler Topluluğu Tebliği

• Kayıtlı Sermaye Tebliği

• Finansal Tabloların ılanı Tebliği

• Eski Türe Dönüş Tebliği

• Anonim girketlerin Genel Kurullarının Çalışma Esas Ve Usullerine İlişkin İç Yönergede Yer Alacak Asgari Unsurların Belirlenmesine İlişkin Tebliğ

• Ünvanda İltibas Tebliği/Genelgesi

Bilişim ve teknoloji alanında yaşanan gelişmelerin Yeni TTK’na Etkileri:

Yeni TTK’nıngeneline bakıldığında, teknolojik gelişmelerin büyük ölçüde dikkate alındığı görülmektedir. İnternetin günlük hayatın her alanına etkisi, internet üzerinde yapılan işlem sayısının artışı ve mesafeli sözleşmelerin ticari hayattaki artan önemi düşünülerek yapılan düzenleme ile hukuk güvenliğinin kanuni düzenlemelerle azami şekilde kurala   bağlanması amaçlanmıştır.

Teknolojik gelişmelere paralel olarak Yeni TTK ile öngörülen değişiklikler şu şekilde sıralanabilir;

• Ticaret sicil kayıtlarının elektronik ortamda tutulması ve depolanması,

• Sözleşmelerin kuruluş süreçlerinin elektronik ortamda yapılmasının mümkün kılınması,

• Fatura ve teyit mektuplarının elektronik ortamda oluşturulması ve saklanması,

• Genel Kurul çağrılarının elektronik posta ile yapılabilecek olması, toplantıya katılma, öneri sunma, oy kullanma gibi yönetimsel hakların internet ortamında elektronik imza ile kullanılabilecek olması,

• Şirketlere internet sitesi kurma zorunluluğu getirilmesi ve bu internet sitelerinde kamunun aydınlatılması ilkesi nedeniyle gerekli görülen belgelerin sunulma zorunluluğu,

• Yönetim Kurulu üyesinin bir tüzel kişi temsilcisi olması durumunda tüzel kişi ve temsilcisinin internet sitesinde yayınlanma zorunluluğu,

• Tarafların anlaşmaları halinde ihbar, itiraz ve benzeri beyanlarını elektronik ortamda yapabilmesi imkânının tanınmış olması.

Yeni TTK’da uluslararası muhasebe standartları ve muhasebe genel ilkelerinin yansıması :

Yeni TTK’nın geneli incelendiğinde denetimle ilgili hükümler başta olmak üzere birçok hükmün Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (UFRS) ve muhasebe ilkelerinden etkilenerek hazırlandığı görülmektedir. Özellikle, madde gerekçelerinde, muhasebenin temel ilkelerinden olan ŞEFFAFLIK VE TUTARLILIK ilkelerine atıf yapıldığı görülmektedir. Buna göre bir ülkenin, sermaye ve kredi piyasalarının, uluslararası piyasaların bir parçası olabilmesi, ülkenin yabancı sermayeyi çekebilmesi, rekabet piyasasında bir güç olarak yer alabilmesi ve pay senetlerini büyük borsalarda kote edebilmesi için tam şeffaflığa dayalı bir sistemi kabul etmesi gerekmektedir. Bunun için de uluslararası arenada ortak dil olarak kabul edilen Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının mevcut kanuni düzenlemelerde yer alması gerekmektedir. Dolayısıyla yeni düzenlemenin tümünde UFRS ve muhasebe ilkelerinin dikkate alınması, daha şeffaf şirket yapılarını yaratacak  şirketlerin büyümesi aşamasında daha gerçekçi veriler verecek ve küresel piyasalarda entegrasyon anlamında kolaylık sağlayacaktır.

Kamuyu aydınlatma yükümlülüğü çerçevesinde yeni TTK’nın getirdiği düzenlemeler:

Halka açık şirketlerin hukukunu düzenleyen Sermaye Piyasası Kanunu’nda (SPK) uygulama alanı bulan kamuyu aydınlatma yükümlülüğü, kamuyu ilgilendiren şirket bilgi ve belgelerinin tam ve doğru olarak kamuya duyurulması ile ilgilidir. Söz konusu düzenleme, tam ve doğru bilgilendirmenin sağlanması amacıyla şirketin finansal tabloları ile şirketi temsilcileri ve yönetimi ile ilgili alınan kararların duyurulması ve bu sayede üçüncü kişilerin ticari hayatın baş aktörleri olan şirket tüzel kişileri hakkında bilgilendirilmesini içermektedir. Kamuyu aydınlatma yükümlülüğü ile şirketler hesap verebilir bir yapıya kavuşmakta ve şeffaflık sağlanmaktadır. Yeni TTK’nın getirmiş olduğu düzenlemeler dikkate alındığında şirketlere getirilen internet sitesi hazırlama zorunluluğu bu yükümlülüğün bir sonucudur. girketlerin uygun bir internet sitelerinin olması halinde, bu sitenin belirli bir kısmını bilgi toplumu hizmetine özgülemesi gerekir. girketin yükümlülüğü, şirkete ilişkin finansal tablolar ile denetleme raporlarının yayımlanmasını ve tüm ilanların sitede yer almasını sağlamaktır.

Yeni TTK’da düzenlenen kurumsal yönetim ilkelerinin getiriliş amacı:

Özellikle şirket gruplarının yönetimi açısından uygulama alanı bulan kurumsal yönetim ilkeleri konusunda Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) yayınlamış olduğu bir düzenleme zaten mevcuttur. Söz konusu ilkelerin denetimi konusunda ise ilgili Kurul yetkili kılınmıştır. Yeni TTK ile bu ilkeleri yayınlama yetkisinin Kurula devredilmesi kanuni bir temele dayandırılmaktadır. Düzenleme sadece halka açık anonim şirketler için öngörülmüş olmakla birlikte, başkaca şirket yapıları için kurumsal yönetim ilkelerinin benimsenmesi halinde de yine bu ilkeler SPK’ca denetlenecektir. Kurumsal yönetim ilkeleri; şirketlerin doğru zamanda doğru karar verebilme yeteneklerini arttırmayı hedeflemektedir. Bu ise; şeffaf, adil ve hesap verilebilir şirket kayıtlarının tutulmasından ve iç ve dış denetimin doğru bir şekilde yapılmasını sağlamaktan geçer. Esasında kurumsal yönetim ilkeleri kamunun aydınlatılması ilkesine hizmet verdiğinden sermaye piyasası araçları, alacaklılar ve pay sahipleri yönünden önemli olan tüm ilişkilerin, raporların, planların, projelerin açıklanmasını da içermektedir.

Sonuç

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde büyük bir uzlaşıyla kabul edilen 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu, 14.02.2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmış olup, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecektir. Söz konusu Kanun birçok alanda olduğu gibi, Kurumsal yönetim ilkeleri; şirketlerin doğru zamanda doğru karar verebilme yeteneklerini arttırmayı hedeflemektedir.Herşeyden Önce Yeni TTK daha  sade bir dil ve anlaşılır bir uslup ile hazırlanması  tüm kesimlerce daha kolay anlaşılması hususu çok önemlidir.

6102 sayılı TTK’nın yasalaşmasına kadarki süreçte Vergi Usul Kanunu, Türk Ticaret Kanunu ve Türkiye Muhasebe Standartlarında aynı konulara ait farklı düzenlemeler bulunmaktaydı. TTK ile TMS arasında tam bir uyum sağlanmasından sonra farklılık VUK ile TTK arasında kalmıştır. Bundan sonra beklenen bu iki kanun arasındaki uyumun nasıl sağlanacağıdır.Umarım ki  TTK ve VUK uyumu  için şimdiden altyapı hazırlama  çalışmalarına başlanarak TTK  yürülük  tarihine kadar uyumsuzluk sorunları giderilebilsin.

Kanber Kılınç (a) Mesaj Yaz!



Lütfen, Bilgilerinizi Eksiksiz Yazınız! Gönder

Mesajınız Başarılı Olarak Gönderildi!